top of page

ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA SÖZLEŞMESİ

  • Yazarın fotoğrafı: hilal acar
    hilal acar
  • 18 Mar 2023
  • 3 dakikada okunur

Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, insanların yaş aldıkça kendilerini garanti altına alma ihtiyaçları sebebiyle doğmuş bir sözleşme tipidir. Bu sözleşme tipi Türk Borçlar Kanunu madde 611’de tanımlanmış ve çerçevesi çizilmiştir. Kanuna göre ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Bakım borçlusu, bakım alacaklısı tarafından mirasçı atanmışsa, ölünceye kadar bakma sözleşmesine miras sözleşmesine ilişkin hükümler uygulanır. Bu tanıma bakıldığında ölünceye kadar bakma sözleşmesi bir malvarlığının devri karşılığında bir kimsenin hayatı sonuna kadar bakılmasını gerektiren bir sözleşmedir. Bu bakımdan bakım alacaklısının borcu tarafların iradesine göre bakım borçlusuna kendisini yasamı boyunca bakıp gözetmesi karşılığında, bir malvarlığı değerini sağlar arası devrettiği veya ölüme bağlı bir tasarrufla bazı mallarını vasiyet ettiği şekillerde olabilir.


Ölünceye kadar bakma sözleşmesinde bakım alacaklısı edimini ölüme bağlı bir tasarrufla yerine getirecekse, ortada miras hukuku nitelikli ölünceye kadar bakma sözleşmesi vardır ve bu sözleşmeye miras sözleşmesi hükümleri uygulanacaktır. Bunun dışında, bakım alacaklısı edimini sağlar arası bir işlemle ifa edecekse, bu durumda, borçlar hukuku nitelikli ölünceye kadar bakma sözleşmesi söz konusu olur ve bu sözleşmeye, düzenlenme sekline ilişkin kurallar dışında, borçlar hukuku kuralları uygulanır.


Ölünceye kadar bakma sözleşmesinde bakım borçlusunun, bakım alacaklısına karsı borçları, ev topluluğuna kabul, beslenme, giyim, sağlık ve tedavi harcamalarını karşılama, hekime götürme, her türlü manevi desteği sağlama edimlerinden oluşur. Bakım alacaklısının borcu ise, sözleşmede kararlaştırılan karşı edimi (ivazı) vermekten ibarettir


Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, şekil olarak miras sözleşmesi şeklinde yapılması gerekmektedir. Miras sözleşmesinin yapılabilmesi için diğer sözleşme tiplerinde de gerekli olduğu üzere tarafların karşılıklı ve birbirlerine uygun irade beyanlarında bulunmaları gerekmektedir. Bu irade beyanlarının sözleşmenin tüm esaslı unsurları konusunda uyuşmaları gerekmektedir. Bu zorunlulukla birlikte sözleşmede taraf olabilmek için MK’nun 8. maddesinde düzenlenen hak ehliyetine de sahip olmak gerekmektedir. Keza taraflardan her ikisinin veya sadece birisinin de fiil ehliyetine, yani ayırtım gücüne sahip ve ergin olması, kısıtlı olmaması gerekmektedir. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi Borçlar Kanunu’nda 82 geçerliliği resmi sekle tabi kılınmış sözleşmelerden birisidir BK’nun 512. maddesi gereğince söz konusu sözleşmenin, miras sözleşmesi seklinde yapılması gerekmektedir. Söz konusu hükmün getirmiş olduğu bu sekil şartı, bakma sözleşmesinin, borçlar hukuku nitelikli veya miras hukuku nitelikli olması açısından bir farklılık göstermez. Tarafların ölünceye kadar bakma sözleşmesini, MK’nun 545. Maddesinde belirtildiği gibi, resmi şekilde, yani miras sözleşmesi biçiminde düzenlemesi gerekir. Miras sözleşmesinin nasıl yapılacağı ise, MK’nun 545. maddesinde gösterilmiş ve “resmi vasiyet “seklinde olacağı belirtilerek, MK’nun 532–537 maddelerine yollama yapılmıştır. Resmi vasiyetnamenin düzenlenmesine ilişkin MK’nun 532. Maddesinin I. fıkrasında, vasiyetnamenin iki tanığın katılmasıyla resmi memur tarafından düzenleneceği hükme bağlanmıştır. Ancak bu kanun hükümleri ölünceye kadar bakma sözleşmesine aynen uygulanamaz. Çünkü vasiyetin bir taraflı hukuksal işlem olmasına karsın miras sözleşmesi ve ölünceye kadar bakma sözleşmesi iki taraflı hukuksal bir işlemdir. Nitekim buna ilişkin bir husus MK’nun 545. maddesinin II. fıkrasında öngörülmüştür. Bu hükme göre “her iki taraf arzularını aynı zamanda resmi memura beyan ve iki şahit huzurunda imza ederler”. MK’nun 532–537. maddelerinin uygulanmasında bu hüküm de göz önünde tutulur. [*] Ancak BK’nun 512. maddesi ile bu sıkı sekil şartına bir istisna getirilmiştir. Buna göre ölünceye kadar bakma sözleşmesi yetkili makamlarca belirlenmiş koşullara göre devlet tarafından tanınan bir kurumla yapılıyorsa sözleşmenin adi yazılı şekilde yapılması yeterlidir. Resmi şekilde düzenlemenin ise bu konuda görevlendirilmiş memurlar tarafından yapılacağı ön görülmüştür. Resmi memur olarak da sulh hâkimi, noter ve tapu memuru kabul edilmektedir.[**]


Ölünceye kadar bakma sözleşmesi borçlar kanunu hükümlerine göre veya miras hukuku hükümlerine göre düzenlenmesine bağlı olarak farklı şekillerde sona ermektedir. Borçlar hukuku hükümlerine göre düzenlenen miras hukuku sözleşmesi kural olarak sözleşmenin sona ermesi kurallarına göre sona ermekte olup miras hukukuna tabi ölünceye kadar bakma sözleşmesinde ise sebepleri tarafların yazılı anlaşma yapması, sözleşmeden dönme, tek taraflı ortadan kaldırma ve bakım alacaklısının ölmesi seklinde sayabiliriz. Dikkat edilmelidir ki bakım borçlusunun ölmesi ölünceye kadar bakma sözleşmesini sona erdirmeyecektir.


FAYDALANILAN KAYNAKLAR:


[*] Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Medeni Hukuk (Özel Hukuk) Anabilim Dalı Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi-Yüksek Lisans Tezi-Tekin Korkmaz Sf. 39 Pg.1

[**] Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Medeni Hukuk (Özel Hukuk) Anabilim Dalı Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi-Yüksek Lisans Tezi-Tekin Korkmaz Sf. 121 Pg. 3

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


YUKARI ÇIK

©2023 by Selim Can ERMİŞ.

bottom of page